Cuma, Mart 24, 2006

İŞTE BU SENE BİZİ TEMSİL EDECEK OLAN PARÇA :SUPER STAR!!!

Bu videoyu sevgili adaşım Hülya Yılmaz'ın sitesinden buldum.O da Ozan Yılmaz 'dan almış.Eğer hala izlememiş olanlarınız varsa işte Sibel Tüzün ve bizi bu sene temsil edecek olan Eurovision parçamız Superstar.Dinleyin bakalım beğenecek misiniz?

Pazar, Mart 05, 2006

Bebeklerin vücut dili ne anlatıyor

Bebeklerin vücut dili ne anlatıyor

Bebeklerin konuşmayı öğrenene kadar belirtmek istediklerini vücut dilini kullanarak mimikleriyle anlatmaya çalıştıkları bildirildi.

" www.bebek.com " adlı web sitesinde yer alan bilgilere göre, bebeğiniz ağzını sımsıkı kapatıp, başını çeviriyorsa, gözlerini kısıp, ellerini birleştirip, çığlık atarak gülüyorsa ya da yüzünü kızartıp sonra yaygarayı basıyorsa, bu size bir şeyleri anlatmak istediği anlamına geliyor. Bebeklerin konuşmayı öğrenene kadar derdini vücut dilini kullanarak, mimikleriyle anlatmaya çalıştıklarını belirten sitede şu görüşlere yer veriliyor:

"İlk deneyimini yaşayan anne ve babalar için bebeğin ne anlatmak istediğini anlamak biraz zordur. Zamanla bebeğin hareketlerini çözebilir hareket ve mimiklerinden ne demek istediğini anlayabilirsiniz. Böylece hem bebeğinizin kendine karşı duyduğu güveni gelişir hem de aranızdaki bağ güçlenir. Ancak bebeğin vücut dilini anlamak pek kolay bir iş değil. Bebeğiniz ağlıyorsa 'Acaba karnı mı aç', 'Bir yeri mi ağrıyor?' gibi sorular sizi panikletebilir.

Ama dikkatli ve sezgileri güçlü anneler bebeklerini kısa sürede anlar ve ne demek istediklerini çözebilir. Onu yakından takip edip, hareketlerini çözdünüz mü bu iş tamam demektir. Zaten bütün bebekler ortak bir dil kullanır. Sevinme, şaşırma, ürkme gibi tepkileri tüm bebeklerde aynıdır. Eller ve kollar açılır, dudak bükülür, sevinç çığlıkları atılır. Olumlu olanların yanı sıra olumsuz mesajları da anlamak kolaydır.

Ekşimiş bir yüz, gergin bir ifade mutsuzluğu gösterir. İlgiden sıkılmış bir bebek eliyle yüzünü örter, kulağını eller. Böyle bir durumda onunla oynamayı durdurun. Size kollarını uzatırsa oyuna devam edin, ancak kucağınızdan kurtulmaya çalışırsa bu onun artık yorulduğunu, oynamak istemediğini gösterir. Bebeğinizle birlikte vakit geçirirken onun verdiği ipuçlarıyla hareket ederseniz, hem size karşı güveni gelişir hem de kendini sevgi ve güven dolu bir ortamda hisseder. Onun size gönderdiği tüm sinyallere duyarlı olduğunuz zaman yaşam ikiniz için de daha kolay olacaktır."

İşte bebeğinizi tanımak için bazı ipuçları:


- Bebekler mutlu olduklarında göz bebekleri büyür, alnı kırışır, ağzını ve gözlerini iyice açar.

- Sıkıldığı zaman ıkınıp, sıkınır, yüzü gerilip asılabilir. Böyle durumda rahat bırakılmak istiyordur.

- Suratı ekşi ve eliyle sizi itiyorsa bu "Kabak püresini yemek istemiyorum" anlamına gelir.

- Canlı, gülümsüyor ve neşeli ise bu "Oyun oynamak istiyorum" demek olur.

- "Ooo" gibi bir çığlığın anlamı oyuncağını çok beğendiğini gösterir.

- Gözlerinden yaş gelmeden sürekli ağlıyorsa bulunduğu ortamdan sıkılmış demektir. Onun dikkatini başka bir şeye çekebilirsiniz.

Cuma, Mart 03, 2006

Dönüşümlü güzellik

Dönüşümlü güzellik

Artık kullanmadığınız makyaj malzemelerinizi çöpe atmadan önce yazımızı okuyun ve onları kullanılabilir hale getirmenin yollarını öğrenin.


Makyaj malzemeleri o kadar pahalı ki, insan eskimiş, kurumuş, kırılmış, artık pek de işe yaramayan malzemeleri atmaya kalktığında bile içi gidiyor, bir türlü varmıyor eli atmaya. Eğer sizin için de durum böyleyse, orda durun. Çünkü hiçbir şeyi atmak zorunda değilsiniz. Bu malzemeleri hala kullanabilirsiniz. Nasıl mı? Dönüşüm yoluyla tabii!

Çubuk şeklindeki allıklar (blush stick)
Rengi çok mu koyu? Yoksa kalıcı mı değil? Hemen atmayın. Eğer elinizdeki malzeme çubuk şeklindeki bronzlaştırıcı allıklardansa, kontur, renk ve derinlik sağlamak için omuz ve bacaklarınızda kullanabilirsiniz. Ya da rengi deirn bir kırmızıysa ve size yakışmıyorsa, o zaman da ruj niyetine kullanabilirsiniz. Ruj olmak için biraz büyük görünmekle beraber, gerçekten işe yarar.

Göz farınız kırılıp, parçalandıysa...
Ufak bir teneke ya da plastik kutuya koyup, en sevdiğiniz dudak parlatıcınız, ya da dudak nemlendiricinizden biraz katın. Parmağınızla iyice karıştırıp, rengi de uygunsa dudak parlatıcısı, ya da parıltılı bir göz farı olarak kullanabilirsiniz.


Bayat ruj
Rujunuz bayatladıysa, allık niyetine kullanabilir, ya da yıllardır kullanmadığınız, ruja uyan dudak kaleminizle birlikte ruj olarak kullanabilirsiniz.

Bronzluk veren fondöten
Bunu du far yerine kullanabilirsiniz. Göz kapağınıza gölge yapmak ve hafif bir ışıltı vermek için, parmağınız ya da bir fırçayla uygulayabilirsiniz.

Yanlış tonda fondöten/kapatıcı
Rengine kapılıp, fondöten ya da kapatıcı aldınız ama yüzünüze sürdüğünüzde, rengin ten reninize göre çok açık kaldığını gördünüz. Eh çöpe atacak haliniz yok ya! Bu durumda bunu dudak parlatıcınızla beraber dudaklarınıza uyguluyorsunuz ve dudağınızın kendi rengiyle iç içe geçmiş ışıltılı ve çekici dudaklara kavuşuyorsunuz.

Kahverengi göz/dudak kalemi
Kahverengi dudak kalemiyle dudak çerçevelemenin moda olduğu günleri hatırlıyor musunuz? Öncelikle şunu belirtelim, bu alışkanlık sizde hala devam ediyorsa, VAZGEÇİN. Seren Serengil nostaljisi yapmanın sırası değil. Hiçbir şey kahverengi kalemle çevrelenmiş dudaklardan daha demode ve kötü duramaz. Eğer kahverengi kaleminizi kullanacak yer arıyorsanız, o zaman bunu koyu bir nemlendirici ya da güneş kremiyle beraber göz kapağınıza uygulayın ve parmağınız yardımıyla iyice karıştırın. Daha sonra da hafif ve açık renk bir pudrayla sabitleyin. Koyu renk gözler için koyu şarabi, açık renkli gözler için de yeşil tonda bir kalemle deneyebilirsiniz.

Pırıltılı altın/gümüş renkli göz farları
Gece hayatı bol olanlar için olmazsa olmaz bir malzeme ama her gece çıkmasına da uygun sayılmaz. Kullanım alanını artırmak adına başka türlü kullanabilirsiniz. Nasıl mı? Kahverengi tonlarında bir farı göz kapağınıza sürün. Daha sonra büyükçe bir far fırçasıyla, kahverengi farın üzerine gümüş ya da altın renkli farınızdan hafifçe sürün. Hoş, abartısızca parıltılı bir görüntü elde edeceksiniz. Bunu, mavi ya da yeşil gibi parlak renkli farlar üzerinde de deneyebilirsiniz. Gerçekten çok hoş duracak. Üstelik de bu bahar ve yaz mevsimlerinde bu tür makyaj çok moda olacak.

Fondöteniniz ya da kapatıcınız fazla pembe bir tondaysa
Bu durumda koyu renk tenlilerin tercih edeceği bir pudrayla fondöteninizi karıştırın. Elde ettiğiniz rengi far ya da dudak boyası olarak kullanabilirsiniz.


Perşembe, Mart 02, 2006

Nasıl bir aşıksınız?

Bir kere bile aşık olmayan var mı? Böyle bir şey mümkün mü? Tabii ki değil... İnsan hayatta hiç olmazsa bir kez, deliler gibi aşık olabilme hissini yaşamalı...

1. Sevgilinizin evine doğru yürüyorsunuz. Oraya varmak için iki yol var. Biri kısa yol ama çok kalabalık ve kasvetli. Diğeri uzun, ama yürürken harika manzaralar ve hoş şeyler görebileceğiniz bir yol. Bu iki yoldan hangisini seçeceksiniz?

2. Yol üzerinde iki gül ağacı görüyorsunuz. Birinde kırmızı güller, diğerinde beyaz güller var. Sevgilinize iki ağaçtan topladığınız yirmi tane gül götüreceksiniz. Hangi ağaçtan kaçar adet gül toplarsınız? (Yirmi tanesi aynı renk de olabilir, ikisinin karışımı da olabilir. Kaçar tane aldığınızı aklınızda tutun).

3. Sonunda eve varıyorsunuz. Aileden biri kapıyı açıyor. Sevgilinizi onların seslenip çağırmasını mı beklersiniz, yoksa içeri girip kendiniz mi yanına gidersiniz?

4. Sevgilinizin odasına girdiniz. Ama içeride kimse yok. Gülleri bırakacaksınız. Pencere kenarına mı, yatağın üzerine mi?

5. Birlikte güzel bir akşamın ardından gece onların evinde kalacaksınız ve yatma zamanı geldi. İkiniz ayrı odalarda uyumaya gidiyorsunuz. Sabah olunca, ona bakmak için odasına gidiyorsunuz. Peki sizce uyuyor mu, uyanmış mı?

6. Şimdi eve dönme vakti. Geri dönerken, bu sefer kısa ve kasvetli yolu mu seçeceksiniz uzun ve hoş manzaralı yolu mu?

Yanıtlarınız

1. Burada yol sizin aşk hakkındaki tutumunuzu gösteriyor. Kısa yolu seçtiyseniz çabuk ve kolay aşık oluyorsunuz. Uzun yolu seçtiyseniz aşkı ağırdan alıyor ve kendinizi kolay kaptırmıyorsunuz.

2. Kırmızı güllerin sayısı ilişkinizde ne kadar verici olduğunuzu gösteriyor. Beyaz güllerin sayısı ise ne kadar alıcı olduğunuzu. Mesela 18 kırmızı gül ve iki beyaz gül topladıysanız, siz yüzde 90 vermeye ve karşılığında yüzde 10 almaya razı oluyorsunuz.

3. Bu soru ilişkide sorunlara karşı nasıl davrandığınızı gösteriyor. Sevgilinizi aileden birisinin çağırmasını istediyseniz, siz sorunların üzerine gitmiyor, onların bir şekilde kendiliğinden çözülmesini bekliyorsunuz. Sevgilinizin yanına kendiniz gittiyseniz, sorunların üzerine gidip çözene kadar mücadele etmeyi seçiyorsunuz.

4. Gülleri bıraktığınız yer sevgilinizle ne kadar çok görüşmek istediğinizi gösteriyor. Yatağa bırakılan güller ona doyamadığınızı, pencere kenarına bırakılan güller ise araya mesafe koymaya çalıştığınızı gösterir.

5. Onu uykuda mı uyanık mı tahmin ettiğiniz, ona karşı tavrınızı gösteriyor. Sevgilinizi uykuda tahmin ettiyseniz, onu olduğu gibi kabul ediyorsunuz. Uyanmış tahmin ediyorsanız, onun değişmesini istiyorsunuz demektir.

6. Ve geri dönüşte nasıl bir yol seçtiğiniz, aşkı ne kadar uzun yasadığınızı gösteriyor. Kısa ve kasvetli yolu seçtiyseniz, aşktan çabuk bıkıyorsunuz. Uzun ve hoş manzaralı yolu seçtiyseniz aşkı doya doya ve uzun süreli yaşıyorsunuz demektir.